22 May 2025

​Gazetecilik mi Hasbara mı? Fatih Altaylı ve İsrail'in Dil Haritası Arasındaki Paralellikler

2009 tarihli Global Language Dictionary, İsrail’in savaş suçlarını meşrulaştırmak için küresel medyada nasıl konuşması gerektiğini detaylı biçimde tanımlar. Hedef kitleye göre dilin nasıl şekilleneceği, hangi kelimelerin kullanılacağı, hangi ifadelerden kaçınılacağı ve nasıl bir çerçeve kurulacağı belgede açıkça tarif edilmiştir. Bu belge yalnızca devlet temsilcileri için değil, medya temsilcileri ve kanaat önderleri için de dolaylı bir zemin üretir. Fatih Altaylı’nın son bir buçuk yılda kaleme aldığı yazılar, doğrudan olmasa bile bu zemine uyumlu bir söylem kurgusu ortaya koymakta ve GLD'nin en önemli taktiklerini yeniden üretmektedir.

1. Gerçekliği Sulandırma

Altaylı’nın “Post Truth Savaş” (1) başlıklı yazısında şu ifade dikkat çeker:

“Basın toplantısında yerde yatan ölülerin basın gittikten sonra yerlerinden kalkıp gittiğini gösteren video görsek şaşırmayacağız neredeyse.”

Bu ifade, savaşın medyada nasıl sunulduğunu değil, savaşın gerçekliğini hedef almaktadır. İsrail’in Gazze’de sivil hedefleri bombaladığı, hastaneleri vurduğu, çocukları öldürdüğü belgelenmişken Altaylı, bilgi kirliliğini öne çıkararak şu algıyı yaratmaktadır: “Taraflar birbirine eşit ölçüde yalan söylüyor, neye inanacağımızı bilemeyiz.” Bu, tam olarak GLD’nin medya için önerdiği stratejidir: Gerçeğin kendisini itibarsızlaştırmak, savaş suçlarını bilgi kaosunda görünmez kılmak.

GLD bu stratejiyi özellikle Batılı medyada kullanmayı önermektedir çünkü kamu vicdanının harekete geçmesini engelleyen şey, “kararsızlık”tır. Altaylı’nın yazısı bu kararsızlığı büyütmekte, hakikati “muğlak bir algı”ya dönüştürmektedir.

2. Hamas’ın Meşruiyetini Yıkarak Direnişi Gayrimeşru Kılmak

Altaylı’nın “Milyon Dolarlık Soru: Hamas’ın Kurucusunu İsrail Niye Serbest Bıraktı?” (2) başlıklı yazısındaki şu ifadeler oldukça çarpıcıdır:

“Batı’nın ve İsrail’in Ortadoğu’da ‘yaramaz bir İslamcı gruba’ ihtiyaç duyduğu bir anda... Hamas da aynen öyle, gerektiği anda birden peydahlandı.”

Altaylı burada Hamas’ı Filistin halkının meşru temsilcisi değil, bir tür “MOSSAD ve CIA ürünü” gibi göstermekte ve onu tamamen araçsallaştırmaktadır. Bu tür bir çerçeveleme GLD’nin “direnişi radikalizm ile özdeşleştir, meşru olmayan bir aktör gibi sun” taktiğinin doğrudan uygulamasıdır.

Üstelik Altaylı bu argümanı, Filistin davasını destekleyen grupları da zan altında bırakacak şekilde genişletir:

“O yüzden bu cahil siyasal İslamcıların aslında neyi ve kimi destekledikleri konusunda hiçbir fikirleri yoktur.”

Yani yalnızca Hamas’ı değil, Hamas’a destek veren herkesi gayrimeşru ilan eder. Bu tam anlamıyla söylemin kriminalize edilmesidir.

3. Acının Eşitlenmesi ve Empatinin Gaspı

Altaylı “Gazze Can da Yemen Patlıcan mı” (3) başlıklı yazısında Gazze'deki İsrail katliamlarını Yemen'deki Suudi saldırılarıyla kıyaslar:

“Yemen’de 381 bin kişi öldü... Kimsenin umurunda değil. Müslüman Müslüman’ı öldürünce sorun olmuyor da, Yahudi öldürünce mi sorun oluyor!”

Bu söylemde haklılıkla çarpıtma iç içe geçer. Yemen'de yaşanan insani kriz gerçektir, evet. Ancak Altaylı’nın niyeti Gazze'deki soykırımı gündemden düşürmek, İsrail’in sorumluluğunu dağıtmak ve empatiyi bölmektir.

Global Language Dictionary bu tür stratejileri “suçun dağıtılması”, “etik gri alan yaratılması” ve “tekil failden çoklu trajedi üretimi” olarak tanımlar. Burada temel hedef, kamu vicdanını “eşit acı” kavramıyla devre dışı bırakmaktır.

4. İsrail Halkını Aklamak ve Devleti Masumlaştırmak

19 Nisan 2024 tarihli “Yahudiler İçin En Büyük Tehlike İsrail” (4) başlıklı yazısında Altaylı şöyle der:

“İsrail’in hükümet politikalarından nefret ediyor olmamız, İsrail halkının düzeyini görmemizi engellememeli.”

Ve ardından İsrail halkının Nobel başarısını, üniversitelerini, hukuka olan saygısını över. Bu anlatı, GLD’nin “antisemitizm suçlamasını önlemenin yolu halkı övmek, hükümeti eleştirmekten geçer” önerisinin aynısıdır.

Böylece işgal, sistematik apartheid ve devlet politikası değil, “bir hükümetin hatası” gibi gösterilir. Oysa Gazze’deki bombaları atan da, apartheid yasalarını çıkaran da, işgali kalıcı hale getiren de bu sistemin kendisidir. Altaylı’nın söylemi bu sistemin üzerini örtmekte ve İsrail halkını “aklı başında demokratlar” olarak konumlandırarak, eleştiriyi etkisizleştirmektedir.

5. Hamas’a Destek = Radikalleşme

Altaylı “Tezgâhın Hedefi İran mı Türkiye mi” (5) başlıklı yazısında Türkiye’nin Hamas’a verdiği desteği şöyle yorumlar:

“Kim Türkiye’yi Hamas çizgisine çekmek istiyorsa, Türkiye’nin düşmanıdır.”

GLD’nin en keskin önerilerinden biri şudur: Hamas’a destek veren herkes Batı değerlerinden uzaklaşır ve yalnızlaşır. Bu yalnızlık hem politik hem ekonomik hem de güvenlik tehdidi olarak gösterilmelidir.

Altaylı bu dili eksiksiz şekilde yeniden üretir. Hamas’a verilen desteği Türkiye’nin dış politikası açısından “intihar” gibi gösterir ve iç kamuoyunda Hamas’a destek veren herkesi “etki ajanı” olarak yaftalar. Bu da GLD’nin “direnişe destek = radikalleşme” çerçevesine tam uyum sağlar.

6. İsrail’in Suikastlarını ‘Zeka Harikası’ Diye Sunmak

Altaylı’nın “İsrail İstihbaratından Şov” (6) başlıklı yazısında şu dikkat çekici ifade yer alır:

“Türk istihbaratı PKK’lıları böyle yok etse hoşunuza gitmez miydi!”

Bu söz, İsrail’in istihbarat cinayetlerini “ahlaki olmayan ama teknik olarak etkileyici” bir şey gibi sunar. GLD, İsrail’i modern, gelişmiş, yüksek teknolojili bir ülke olarak lanse etmeyi önerir. Altaylı da tam bunu yapar. Böylece suikast, infaz ve hukuk dışı eylem “başarı” olarak yansıtılır. Oysa bu övgü, sivilleri hedef alan dijital savaş suçlarını meşrulaştırmaktadır.

7. İsrail ile Ticaret: Gerçeği Söylemeden Yumuşatmak

Altaylı “Türkiye İhracat Yapmıyor Ama İsrail İthalat Yapıyor” (7) yazısında Türkiye’nin İsrail’e ihracatını açıklar ama bu durumun İsrail’in savaş ekonomisine etkisini hiç tartışmaz.

“Yılın ilk 9 ayında İsrail’e yapılan toplam ihracat miktarı 1 milyar 809 milyon dolara ulaşmış.”

Bu, İsrail’i eleştirmek gibi görünse de GLD’nin “ekonomik işbirliği zemini tartışılmasın, istikrar unsuru olarak sunulsun” stratejisine hizmet eder. Ekonomik ilişki sürüyor ancak bu ilişki sorgulanmıyor. Aksine, “iktidarın ikiyüzlülüğü” gibi iç politik bir meseleye indirgendiği için İsrail’in suç ortaklığı tartışma dışında kalıyor.

Altaylı Söylemi ile Global Language Dictionary El Ele

Fatih Altaylı’nın göz attığımız birkaç köşe yazısı görünürde bağımsız gazetecilik örnekleri gibi sunulsa da derin yapılarında Global Language Dictionary’nin ana stratejilerine yüksek düzeyde uyumludur:

  • Gerçeklik bilgi kaosu içinde görünmez kılınır.
  • Hamas şeytanlaştırılır, Filistin direnişi gayrimeşrulaştırılır.
  • İsrail halkı aklanır, devlet suçları teknik hataya indirgenir.
  • Türkiye’nin Gazze politikası radikalleşme olarak çerçevelenir.
  • İsrail suikastları teknik başarı diye sunulur.
  • Ticari işbirliği meşrulaştırılır.

Bu yalnızca söylemin yeniden üretimi değil; aynı zamanda işgalin medya eliyle normalleştirilmesidir.

Kaynakça:

  1. Altaylı, Fatih. “Post Truth Savaş.” fatihaltayli.com.tr, 19 Ekim 2023. Link https://fatihaltayli.com.tr/kose-yazisi/2023/10/19/yahudi-lobisi-kapilara-carpi-atiyor
  2. Altaylı, Fatih. “Milyon Dolarlık Soru: Hamas’ın Kurucusunu İsrail Niye Serbest Bıraktı?” fatihaltayli.com.tr, 11 Ekim 2023. Link https://fatihaltayli.com.tr/kose-yazisi/2023/10/11/milyon-dolarlik-soru-hamasin-kurucusunu-israil-niye-serbest-birakti
  3. Altaylı, Fatih. “Gazze Can da Yemen Patlıcan mı.” fatihaltayli.com.tr, 7 Aralık 2023. Link https://fatihaltayli.com.tr/kose-yazisi/2023/12/07/gazze-can-da-yemen-patlican-mi
  4. Altaylı, Fatih. “Yahudiler İçin En Büyük Tehlike İsrail.” fatihaltayli.com.tr, 19 Nisan 2024. Link https://fatihaltayli.com.tr/kose-yazisi/2024/04/19/yahudiler-icin-en-buyuk-tehlike-israil
  5. Altaylı, Fatih. “Tezgahın Hedefi İran mı Türkiye mi.” fatihaltayli.com.tr, 25 Ekim 2023. Link https://fatihaltayli.com.tr/kose-yazisi/2023/10/25/tezgahin-hedefi-iran-mi-turkiye-mi
  6. Altaylı, Fatih. “İsrail İstihbaratından Şov.” fatihaltayli.com.tr, 18 Eylül 2024. Link https://fatihaltayli.com.tr/kose-yazisi/2024/09/18/israil-istihbaratindan-sov
  7. Altaylı, Fatih. “Türkiye İhracat Yapmıyor Ama İsrail İthalat Yapıyor.” fatihaltayli.com.tr, 3 Kasım 2024. Link https://fatihaltayli.com.tr/kose-yazisi/2024/11/03/turkiye-ihracat-yapmiyor-ama-israil-ithalat-yapiyor