Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Viyana'da Türk toplumunun temsilcileriyle buluştu

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, dünyayı iyiliğin değiştireceğini belirterek, Allah'ın Kur'an-ı Kerim'de "Müslümanları, iyilik yapan, kötülüğü men eden ve Allah'a iman edenler" olarak tanımladığını söyledi.
Erbaş, Avusturya’nın başkenti Viyana’da Avusturya Türk İslam Kültür ve Sosyal Yardımlaşma Birliği (ATİB) tarafından düzenlenen programda vatandaşlarla bir araya geldi. Programa, Türkiye’nin Viyana Büyükelçisi Gürsel Dönmez, Avusturya İslam Cemaati (İGGÖ) Başkanı Ümit Vural’ın yanı sıra çok sayıda davetli katıldı.
Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan programda selamlama konuşması yapan Büyükelçi Dönmez, Avusturya’da 61 yılı geride bırakan Türk toplumu için artık gurbetçi hayatının geride kaldığını belirterek, "Şu anda bu salonda Avrupalı Müslümanlar var, Avrupalı Türkler var desek çok abartmış olayız." dedi.
Dönmez, burada doğup büyüyen gençlerin çok farklı üniversitelerde çeşitli dallarda eğitimler aldığını ifade ederek, anne babaların eğitime önem vermesi gerektiğini söyledi.
Diyanet İşleri Başkanı Erbaş da konuşmasında, Türk toplumunun temsilcileriyle biraya gelmekten duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
- İnsanlığa iyilik yapma vurgusu
Erbaş, Allah’ın Kur’an-ı Kerim’de Müslümanlara hitaben "Siz insanlar için yaratılmış en hayırlı ümmetsiniz" ifadesini kullandığını ve Müslümanları, iyilik yapan, kötülükten men eden ve Allah’a inanlar olarak tanımladığını söyledi.
Erbaş, iyilik ifadesinin Kur'an-ı Kerim'de en sık temas edilen konulardan biri olduğunu belirterek, Diyanet Vakfı'nın logosunun altında, "Yeryüzünde iyilik egemen oluncaya kadar" sözünün bulunduğunu hatırlattı.
ATİB’in Türkiye’deki birçok kurum gibi Avusturya’da iyiliği yaymak için çalıştığını anlatan Erbaş, dünyayı iyiliğin değiştireceğini ifade etti.
- "Hazreti Muhammed, iyilik peygamberiydi"
Erbaş, burada yetişen gençlerin dini değerlerini bilmesi, iyiliği, merhameti ve şefkati öğrenmesinde ATİB gibi kurumların oynadığı önemli role dikkat çekerek şunları söyledi:
"Çünkü biz iyilik peygamberinin ümmetiyiz. Allah Resulü Efendimizi, hangi cümleyle tanıtılması daha uygundur diye bir soru sorulsa pek çok cümle kurarız. Ama bana göre o bir iyilik peygamberiydi. Herkese iyilik yapmayı düşünen, hatta efendimiz bir gün şöyle buyurmuştur; 'Mazluma iyilik yapın. Zalime de iyilik yapın. Ya Resulallah mazluma iyiliği anladık da zalime iyilik ne demek? Onun zulmüne engel olmak ona iyilik yapmaktır' buyurmuştur peygamber efendimiz."
Hazreti Muhammed’in her yönüyle tanınması için Diyanet İşleri Başkanlığı olarak 160 bölümden oluşan bir radyo programı hazırladıklarını ifade eden Erbaş, yakında 60 bölümlük bir dizi yapacaklarını, Hazreti Muhammed'i ve İslam dinini geniş kitlelere ulaştırmayı hedeflediklerini aktardı.
Erbaş, eğitimin İslam medeniyetindeki önemine de değinerek, ilk inen ayetin "oku" ile başladığını, iniş sırasına göre ikinci sürenin isminin de "kalem" olduğunu, burada verilmek istenen mesajın okuma, yazma yani eğitim olduğunu söyledi.
İslam medeniyetinin ilim ve iyilik medeniyeti olduğunu vurgulayan Erbaş, "Bizler ömrümüz boyunca, nefes alıp veriyor olduğumuz sürece hep iyilik yapalım, güzellik yapalım. Kötülüklerden uzak duralım." dedi.